Amazonlar, fiziksel çeviklikleri, güçleri, okçulukları, binicilik becerileri ve dövüş sanatlarıyla tanınan kadın savaşçılar ve avcılardı. Toplumları erkeklere kapalıydı ve sadece kızlarını büyütüp oğullarını babalarına geri veriyorlardı.

Orijinal mitlerin metinleri Amazonların anavatanını o zamanlar bilinen dünyanın çevresinde tasavvur ediyordu. Kesin yerle ilgili çeşitli iddialar Küçük Asya’daki eyaletlerden Karadeniz çevresindeki bozkırlara veya hatta Libya’ya kadar uzanıyordu. Ancak yazarlar en sık Karadeniz’in güney kıyılarında, kuzey Anadolu’daki Pontus’tan, Amazon kraliçesinin başkenti Themiscyra’da, Thermodon nehri kıyısında ikamet ettiği bağımsız Amazon krallığı olarak bahsediyorlardı.

Efsaneye göre, ilk Amazon kraliçesi olan Otrera, savaş tanrısı Ares ile Akmonian Ormanı’nın perisi Harmonia arasındaki bir aşkın çocuğudur ve bu nedenle bir yarı tanrıçadır.

İlk kayıtlar, Amazonların Truva Savaşı’ndan önce ortaya çıktığı iki olaydan bahseder. Yunan kahramanı ve Truva Savaşı gazileri Glaukos ve Sarpedon kardeşlerin büyükbabası olan Bellerophon, Kral Iobates’in Bellerophon’u Amazonlarla savaşması için gönderdiği ve onu öldürmelerini umduğu sırada, Likya’da kaldığı süre boyunca Amazonlarla karşı karşıya geldi ancak Bellerophon hepsini öldürdü. Truva’nın genç Kralı Priamos, Sangarios Nehri’nde Amazonlar tarafından saldırıya uğrayan Frigyalıların yanında savaştı.

Hippolyte ise Herakles tarafından öldürülen bir Amazon kraliçesiydi.

Herakles, Herakles’in görevlerinden biri olarak yerine getireceği bir görevde kraliçenin sihirli kemerini ele geçirmek için yola çıkmıştı. Her iki taraf da ölümcül bir mücadeleye başvurmayı düşünmemiş olsa da, bir yanlış anlaşılma kavgaya yol açtı. Bu esnada Herakles kraliçeyi ve diğer birkaç Amazon’u öldürdü. Güçlü kahramana hayranlık duyan Amazonlar sonunda kemeri Herakles’e verdiler. Ortalığı karıştıran kişinin Hera olduğu da söylenir. Herakles, kemeri efendisinin kızı Admete’ye armağan etmiştir. İşte Amazonlar bu şekilde yenilmiştir.

Başka bir versiyonda, Herakles kraliçeyi öldürmez ancak kaçırılan kız kardeşi Melanippe’yi kemerle değiş tokuş etmeyi çare olarak bulur. Hikâyenin çeşitli versiyonları olduğu görülür.