Apollon; Yunan mitolojisinde sanatın, Güneşin, ilhamın, kehanetin, müziğin ve şiirin Tanrısı olarak anılır. Böylesi yetkin bir karakter, birçok mitolojik öyküye ve efsaneye konu olmuştur. Annesi Leto, babası ise Zeus olarak bilinir ve Artemis adında ay tanrıçası olan biri ikiz kardeşi de bulunur. Öyle ki ikisi de ok ve yayı öyle yetkin bir şekilde kullanırlar ki anneleri Leto, onlar için:

“Apollon ile Artemis’in okuyla ölmek, ansızın gelen tatlı bir uykuya dalmak gibidir.”

sözlerini söyler ve Güneş misali parlayan bu ikizlerin yaşamlarının parıldayışına tahayyüllerimizde de şahitlik etme olanağını tanır bize.

Yunan mitolojisinde Apollon’un eşi “Kassandra” olarak geçer ve bu ikilinin bir trajedi sahnesine malzeme veren hikâyesi bulunmaktadır. Kehanet ve ileriyi bilme yetenekleri olan Apollon, kehanet yeteneğini tüm benliğiyle arzulayan Kassandra’ya âşık olarak onu arzular. Fakat Kassandra, bakirelik yemini etmişti ve onu tüm varlığıyla arzulayan Apollon ile bir birlikteliği imgelemiyordu. Kassandra; Apollon’a yalnızca kehanet yeteneğinden ona da verirse birlikte olacağının sözünü vermişti fakat ne zaman ki Apollon, Kassandra’ya geleceği bilme yeteneğini aşıladı işte o zaman Kassandra asla sözünde durmayarak Apollon ile birlikteliği reddetti. Bu duruma sinirlenen Apollon, Kassandra’yı lanetledi ve geleceği bildiğini insanlara ve diğer Tanrı/Tanrıçalara anlatıp ileriye dair tahminlerini sunduğunda kimse ona inanmamaya başladı.

Bir başka rivayete göre de Apollon, bir dev türü olan Kiklopları öldürür ve bunu yaptığı için bir ölümlüye kölelik ile cezalandırılır. Tesalya’da bulunan bir şehrin kralı olan Admetus’a çobanlık yaparak hizmet edecekti. Apollon’un biseksüel bir cinsel yönelimi olduğu kaynaklarda belirtilir ve yazılan yazılara bakıldığında Apollon’un krala karşı hislerinin olduğu ve bu ikilinin duygusal ilişkiler içinde oldukları yazar. Yani kısacası bu kölelik cezası, onun için bir nevi ödül gibidir ve sevgilisinin yanında kalmayı kendi gururunu kırarak arzular. Latin yazarlar, Apollon’un Admetus’a olan sevgisini servitium amoris (aşkın köleliği) olarak tanımlar ve onun zorla değil, kendi seçimiyle Admetus’un hizmetkârı olduğunu iddia eder.

Bir yanıt yazın

BENZer yazılar