- Katılım
- 10 Mar 2024
- Mesajlar
- 38
- Tepkime puanı
- 5
İletişim, insan yaşamının temel unsurlarından biridir ve bireylerin hem kişisel hem de profesyonel ilişkilerinde başarılı olmalarını sağlar. Ancak iletişimde bazı sorunlar yaşanmaktadır.
İletişim eksikliği, bireyler ve gruplar arasındaki etkileşimlerde bilgi, duygu ve düşüncelerin etkin bir şekilde aktarılmasında yetersizlik yaşanması durumunu ifade eder.
İçimizde yankılanan sessizliğin anlam bulmuş halidir. Gecenin karanlığında usul usul beklersin. İnsanlara karşı görünmez duvarlar öreriz; kelimelerin tırmanamadığı, hislerin yankı bulamadığı bir duvar olur. Duymak istediklerimize kulak tıkamış halimizdir. Sadece sessizliğin içinde zamanın geçmesini bekleriz.
Bir zamanlar konuştuğumuz her şey şimdi suskunluğun içinde saklıydı…
Söylenmeyen sözlerin ağırlığı altında ezilir dururuz. Sadece kendimizi değil karşı tarafımızdakini de ezeriz. Sadece ve sadece sessizliğin içinde filiz açmayı bekleriz.
Sessizliğin içinde kaybolan kelimelere o kadar alıştık ki…
Kaybolan mesajlardan ibarettir. Açılmayı bekleyen bir gül gibi solmayı da bekler. Sessizliğin ardında gizli birer acı yatar. Kelimelerin yersiz kaldığı anlarla kala kalayız.
Kendi içinde nasıl bağ kurulması gerektiğini öğretir. Sessizliğin içinde kaybolmuş çiçekleri hissedersin.
Sessizlik, artık bir engel değil, derin bir anlayışın ve sevginin yankılandığı bir alandır. Sessizlik, bazen en derin iletişimin yolu olabilir; yeter ki kalpten kalbe bir köprü kurulsun.
İletişim eksikliği, bireyler ve gruplar arasındaki etkileşimlerde bilgi, duygu ve düşüncelerin etkin bir şekilde aktarılmasında yetersizlik yaşanması durumunu ifade eder.
İçimizde yankılanan sessizliğin anlam bulmuş halidir. Gecenin karanlığında usul usul beklersin. İnsanlara karşı görünmez duvarlar öreriz; kelimelerin tırmanamadığı, hislerin yankı bulamadığı bir duvar olur. Duymak istediklerimize kulak tıkamış halimizdir. Sadece sessizliğin içinde zamanın geçmesini bekleriz.
Bir zamanlar konuştuğumuz her şey şimdi suskunluğun içinde saklıydı…
Söylenmeyen sözlerin ağırlığı altında ezilir dururuz. Sadece kendimizi değil karşı tarafımızdakini de ezeriz. Sadece ve sadece sessizliğin içinde filiz açmayı bekleriz.
Sessizliğin içinde kaybolan kelimelere o kadar alıştık ki…
Kaybolan mesajlardan ibarettir. Açılmayı bekleyen bir gül gibi solmayı da bekler. Sessizliğin ardında gizli birer acı yatar. Kelimelerin yersiz kaldığı anlarla kala kalayız.
Kendi içinde nasıl bağ kurulması gerektiğini öğretir. Sessizliğin içinde kaybolmuş çiçekleri hissedersin.
Sessizlik, artık bir engel değil, derin bir anlayışın ve sevginin yankılandığı bir alandır. Sessizlik, bazen en derin iletişimin yolu olabilir; yeter ki kalpten kalbe bir köprü kurulsun.